Bizim siyasetçilerimizin öteden beri gelen garip bir adeti var.
Belki de takıntı demek lazım.
İktidardaki partinin mebusu, il Başkanı ya da teşkilatlardan olanlar, illeriyle ilgili sorunları söylemekten kaçınırlar.
Korku ve endişe, partiden dışlanmaktır.
Doğruyu söylerse itibar kaybederim vehmini taşır iktidar siyasileri.
İktidar mebusları ekonomideki durumu söyleyemez.
Belediyelerin iktidar partili meclis üyeleri şehirdeki ulaşım, yapılaşma sorunlarını dile getiremez.
Haliyle sorunu aktarmak, muhalefete kalır…
İktidardakiler gerçeği sırlarken, muhalefetin ifşaatı pirim yapar.
Bu durum sadece Erzurum’a has da değildir…
Bir hafıza yoklaması yapıp bakın…
Bugüne kadar iktidar mebuslarından bir sorunun aktarıldığını duydunuz mu?
Ya da Belediye ve il genel meclisinin iktidar partisi mensubu üyelerinden.
Bir garip illettir ki devası yoktur bizde..
Dedik ya…
Bu öteden beri sürüp giden acayip mi acayip bir anlayıştır…
***
Doğu Anadolu Bölgesinde yem sıkıntısı var aylardır..
Kuraklığın yol açtığı bir sonuç.
Hükümet uygulamalarıyla uzak yakın ilgisi yok…
İthal saman satılıyor doğu hayvan pazarlarında.
Bir realite…
Türkçesi bir gerçek.
Bu hakikati dile getirip, bölge besicilerine destek istemek, borçlarının ertelenmesini talep etmek işi bir müddettir muhalefet milletvekillerine kalmıştı…
Ardahan Mebusu Öğüt tüm Türkiye’de ilgi görecek şekilde bütçe görüşmelerinde samansızlık
gerçeğini anlattı.
Besiciler için destek istedi, Başbakan’dan yardım talep etti.
Ne güzel, ne hoş…
Bu yaklaşımı iktidar partisi mebuslarından da bekledik…
Aynı derdi onlar dile getirseler AK Parti oy mu kaybeder ?
Sanmıyoruz..
Bir müddet sustular…
Susmanın kime ne faydası varsa..
Oysa AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan her gerçeği olduğu gibi ortaya koyan örnek bir devlet adamı..
Yalana kapalı..
***
Bu hakikati fark eden bir milletvekili ilk defa bu anlayışa ters bir yaklaşım ortaya koydu…
Erzurum Milletvekili Adnan Yılmaz…
Bulunduğu mahfelerde açık açık “saman problemini çözmeye çalışıyoruz, hakikaten ciddi bir sorun” değerlendirmesinde bulunuyor.…
Altını da çiziyor ki, “hükümet politikalarıyla ilgisi yok bu sorunun, tamamen hava şartlarından doğan bir problem. Ancak ülkemizin en devasa sorunlarını çözen hükümetimiz bunu da en kısa sürede çözecektir” diyor…
Beğendik bu tarzı…
Olması gereken bu…
Komplekssiz ve ciddi siyaset adamına yakışır bir üslup…
Tarım Bakanlığı ve diğer ilgili birimler nezdindeki girişimlerini aktarıyor Yılmaz…
Burada da güzel bir yol izliyor…
Diyor ki…
“Başta Sağlık Bakanımız olmak üzere, Milletvekillerimiz Fazilet Dağcı Çığlık hanımefendi, Cengiz Yavilioğlu ve Muhyettin Aksak Beylerle birlikte her sorunu takip ediyoruz… Ayrımız gayrımız yok! Orta yerde çözülmüş bir sorun varsa, yahut ilimize yansıtılmış bir güzellik varsa, hemşerilerimiz emin olsunlar ki, AK Partili milletvekilleri bir bütün olarak bunu gerçekleştirmişizdir…”
Özlenen, arzu edilen budur işte…
Büyüklerimiz anlatırlar…
Eskiden kendiliğinden hal yoluna girmiş bir problemi dahi aynı parti milletvekilleri aralarında pay edemezlerdi…
Erken duyan beyanatı patlatırdı, “çözdüm” diye…
Oysa ki, durumu bilenler bıyık altı gülerlerdi…
Ama…
Onlar için bu önemli değildi ki…
Bir kişiyi de aldatsalar kar hanelerine yazarlardı…
Sonuç…
Hepsi siyasi mevta hükmündeler…
Beklentimiz, umudumuz siyasi aktörlerin bu tarzı benimseyip sürekli hale getirmeleridir…
Bundan, Erzurum kazançlı çıkacağı gibi, siyasiler de fayda sağlarlar…
Bizden söylemesi…