Her fırsatta üstüne basa basa diyoruz ki, terörün beli kırılacak. Ezbere söylemiyoruz. Eldeki karineler bunu gösteriyor. Belgeler, çalışma yöntemleri, hükümetin kararlı tutumu.
Şükür, gidiş oraya doğru. BTÖ ile yapılan mücadelenin 30 yılına bakınız. Nasıl bir resimle karşılaşıyordunuz. Tarif etmeye çalışayım. 21 Mart’tan yaklaşık 1 ay yahut 15 gün önce başlardı tehditler, şantajlar… Güvenlik birimlerine bu dönem geldiğinde de, aman dikkat genelgeleri yayınlanır ve beklemeye baylanılırdı… Ardından da gelsin 20 yaşındaki şehit cenazeleri. Analar ağlasın, babalar kahrolsun! Sonra… Büyük devlet adamlarımızın “kanı yerde kalmayacak, intikamları alınacak” söylemleri peşi sıra gelirdi…
Böylece geçen onlarca yıl… Ve, kaybedilen binlerce insan, milyarlarca dolarlık maddi kaynak.
İçişleri Bakanlığına İdris Naim Şahin geldikten sonra durum değişti… Mücadele yöntemi çok daha farklı bir hal aldı. Artık, eskisi gibi beklemek yok! Terörist gelecek, termal kameralar yakalarsa ne ala, yakalamazsa “ölen ölür kalan sağlar bizimdir” mantalitesi bitti.
Hattı müdafaa döneminden bütün satıha yönelme dönemine girildi. Böylece de, dağlar teröristlere dar edilir oldu… İnanıyoruz ki, önümüzdeki aylarda da, “pes” diyecekler…
Yeter ki kararlı bir biçimde bu süreç devam ettirilsin.
Ki, Başbakan’ın ifadeleri de bunu gösteriyor… Bakın bugün o kadar net mesajlar verdi ki… İnsanı kutsayan, vatanın ve milletin bütünlüğünü önceleyen herkesin yüreğini ferahlattı…
Terör örgütünün 2012 yılını ''kendileri için final yılı'' ilan ettiğini hatırlatarak, özetle şunları söylüyor Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ''Ama şimdi final yılı olmadığını gördüler. Şimdi diyorlar ki 'Finali bir yıl daha erteledik'. Avucunuzu yalayacaksınız. Siz bu ülkede, bizimle final falan yapamazsınız, yapamazsınız. Ya insan gibi yaşar, bu milletin içinde barınırsınız ya da kendinize yaşayacak başka ülkeler bulursunuz. Veyahut da ebediyen mağaralarda, inlerde kalırsınız ki biz sizi inlerinizde de bulacağız. Bu işin lamı cimi yok''
Ohhh be… İşte bu… Bu net duruş karşısında eğilmeyecek baş tanımıyoruz Allah’ın izni, inayetiyle.
Bir vesileyle söylediğimiz gibi bu durumu herkes görüyor, gözlemliyor. Onun için de, BTÖ yerine başka enstrüman peşinde olan çevreler var.. ODTÜ’de yaşananlar buna işaret ediyor… Dağdaki teröristten farkları olmayan… Devletin polisine molotof atanlar adeta kutsanıyorlar. Sebep, dediğimiz gibi “BTÖ bitiyor, farklı bir versiyon derhal sahaya sürülsün” düşüncesi… Çirkin olanı da, ana muhalefet partisinin bu teröristlere destek veriyor olması…
Başbakan’ın bu konudaki duruşu da çok net…
Bununla ilgili de şunları söylüyor: "Göktürk 2'den ilk görüntüler geldi. Şiddete dayalı protesto eylemi 10 gündür gündem işgal ediyor. Türkiye'nin uydu teknolojisinde ilk 24 ülkede olduğunun fotoğrafı bir tarafta. Diğer tarafta ise tarih öncesi çağlardan kalan en ilkel silah olan sapan var. Sapanla demir leblebi atıyorlar. Ertesi gün gazetelerde polis sıktı yazıyor, ne yapacaktı? Çantalarında da molotof vardı. Siz elinde döner bıçağı olan öğrenci olmayacaksınız. 10 gündür medya, şiddet sergileyenlerin sırtını sıvazlıyor. Ana muhalefet de aynı şeyi yapıyor. Öğrenciler geçmişte hep maşa olarak kullanıldı."
Biz onu bunu bilmeyiz, hep söyledik söyleyeceğiz ki, eski hal muhaldir…
Yeni Türkiye’de millete rağmen kimsenin at oynatma şansı kalmamıştır. Ne tür oyuna müracaat edilirse edilsin buna imkan, ihtimal yoktur… Bir zamanlar, bazı siyasiler “21 yüzyıl Türklerin asrı olacak” diyorlardı… Sözde… Şimdi ise, bu iddia hayata geçiyor… Özde…