Çavuşoğlu ermeni zulmünü anlattı
Erzurum'da Konut satışları artış seyrinde
Türk Kültür Dünyası'nda Dede Korkut Gündemi
Kadına Şiddete bilimsel tepki
Milli Mücadele Kahramanı Erzurumlu Üsteğmen Kara Fatma, İstanbul Maltepe Küçükyalı Kültür Merkezinde düzenlenen etkinlik ile anıldı Araştırmacı-Yazar Mehmet Dağıstanlı, Kara Fatma’yı belgesel tadında slayt gösterisi ve konferans ile halka sundu.
Maltepe- Küçükyalı Kültür Merkezinde yapılan etkinliğe büyük ilgi vardı.
Araştırmacı-Yazar Mehmet Dağıstanlı, yaptığı sunumda, “Kara Fatma; Milli Mücadeleye oğlu, kızı, kardeşleri, eşleri şehit olmuş kadınları ve kendisine bağlı 400 kişilik müfrezesiyle katılan; İzmit, Adapazarı, Bursa, Balıkesir, Eskişehir, İzmir şehirlerinin düşman işgalinden kurtulmasında mücadele eden; Balkan, İnönü, Dumlupınar, Sakarya, Büyük Taarruz muharebelerine katılan bu eşsiz kahraman 1888 yılında Erzurum- Aşkale’de doğmuş. Eşi Yüzbaşı Ezdeşin Bey Sarıkamış’ta şehit olduktan sonra çocukları, kardeşleri ve milisleriyle birlikte İstiklal Harbine katılmış, Yunan Generali Trikopis’e esir düşmüş; olağanüstü cesur, gözü kara, dünyada eşi benzeri olmayan kadın kahramanlarımızdandır” dedi.
DAGISTANLI’NIN ANLATIMIYLA KARA FATMA
Türkiye’de ilk kez Üsteğmenlik rütbesine yükselen efsane kadın kahraman Fatma Seher’e ‘Kara Fatma’ lakabı 1919 yılında Sivas’ta Mustafa Kemal tarafından verildiğini dile getiren Yazar Mehmet Dağıstanlı, elde ettiği bilgilere göre Kara Fatma’nın, savaş yıllarında İzmit dolaylarında aç kalmamak için milislerine sırf karın doyurabilmek için çorba aşı yaptığını ve bu aşın bugün dahi yapılabildiğini, çok lezzetli ve doyurucu olduğunu dile getirdi.
Hayatı savaş meydanlarında geçen Üsteğmen Kara Fatma Cumhuriyet kurulduktan sonra emekli olduğunu kendisine maaş ve İstiklal Madalyası verilduğunu dile getiren Araştırmacı-Yazar Mehmet Dağıstanlı, “Maaşını ben bu mücadeleyi milletim için yaptım, hiçbir beklentim yoktur!’ diyerek reddetmiş ve Kızılay’a bağışlamıştır” dedi.
Mehmet Dağıstanlı, hayatı sefalet içinde geçen Karar Fatma’nın hazin hayat hikayesini Türkiye’nin her yerinde okul ve sivil toplum kuruluşlarına giderek anlattığını, Kara Fatma’ya karşı halkın büyük bir sevgi beslediğini, şimdiye kadar tanıyamadıkları için de pişmanlık duyduklarını dile getirdi.
Sayfa başına git