MENÜ
Erzurum 32°
Palandöken TV
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
ÖĞ-DER Hükümetten beklentilerini açıkladı
Araştırma İnceleme
24 Mayıs 2016 Salı 19:55

ÖĞ-DER Hükümetten beklentilerini açıkladı

ÖĞ-DER Erzurum Şube Başkanı Abdullah İkinci, yeni hükümetin önceliğinin eğitim olması gerektiğini belirtti.

Eğitimciler olarak, yeni Hükümetten, başta sivil bir anayasa olmak üzere, eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunlarına kalıcı çözümler üretilmesini beklediklerini anlatan ÖĞ-DER Erzurum Şube Başkanı Abdullah İkinci, “Eğitim sistemi çocuklarımızı eğitiyor mu yoksa öğütüyor mu diye sorulan sorular ile eğitimcilerin teste dayalı müfredatın içeriğine yönelik eleştirileri hep anlaşılmayı beklemiştir. Eğitim sistemimizin değerlerden, karakter eğitiminden ziyade test çözmedeki başarıyı kıstas alması hep tartışma konusu olmuştur. Eğitim müfredatının içeriğine mercek tutulmalı, eğitim sistemimiz ilim, karakter, ahlak ve değer kazandıran bir formata çekilmelidir. Okullar sınav başarıları kadar yetiştirdikleri örnek öğrencilerle de ödüllendirilmelidir” dedi.

İkinci açıklamasında daha sonra şunları kaydetti; “Eğitimde sadece Avrupa Birliği öncelikli batı eksenli projeler, sistemler, müfredatlar ve değişimler ülkemizde eğitimin rengini-genini değiştirmiş, maneviyatı bozuk, hormonlu bir nesil yetiştirilir hale gelinmiştir. Ders kitaplarını yazan maneviyatsız, ruhsuz ve renksiz kişiler eğitimde tahribata ön ayak olmuşlardır. Herodot'u öne çıkaran kitaplarımız İbni Haldun'u göstermiyor. Şekspir'dan örnekler veren kitaplarımız İbrahim Hakkı Hz'lerinin Marifetnamesi’nden pasajlar aktarmıyor. Okutulan tarih dersleri milli şuur-kimlik kazandırmıyor. Okutulan din dersleri, sağlam bir dini eğitim yerine karışık bir din kültürü kazandırıyor. İslam medeniyetinin değerleri değil her yönü ile bozulmuş batının kokuşmuş değerleri, sistemleri ülkemize yamalanmaya çalışılmamalıdır.

Okullarımızda ders sayısı çok fazladır. Tüm sınıflarda haftada 30 saat uygulamasına tekrar dönülmelidir. Lisedeki öğrenciye bir dönemde 17 tane ders okutulması yanlışından dönülmeli. Ders sayısı 10’u geçmemelidir. Ders müfredatlarından lüzumsuz konular çıkarılmalıdır. Kitaplar daha basit hale gelmeli. Etkinliklere boğulmamalıdır.

Eğitimciler günümüzde en düşük gelir seviyesine mensup sınıf haline getirilmiştir. Eğitimciler gelinen noktadan son derece rahatsızdır. 3600 ek gösterge sağlanmalı, eğitimcilerin kendilerini sürekli geliştirecek bir sisteme dönülmelidir. Ayrıca şimdiye kadar herhangi bir artış yapılmayan ek ders ücreti saati en az 15 tl’ye çıkarılmalı ve ek ders ücretleri vergiden muaf tutularak, vergi matrahına dâhil edilmemelidir.

Devlet eliyle veya izniyle yaygınlaşan kumar ve şans oyunları, devlet kontrolündeki tv'ler de izletilen dizi ve filimler başta olmak üzere kültür ve medeniyet değerlerimizle çelişen programlar son bulmalıdır.

Üniversite elemanı seçiminde Anadolu çocuklarının önündeki engel olan, hiç kimseye faydası olmayan, dil öğrenmeyi değil kalıp ezberlemeyi öne çıkaran dil sınavı saçmalığına son verilerek, bilim adamlığı için daha bilimsel kıstaslar getirilmelidir.

Yok olma aşamasına gelmiş olan mesleki eğitim önemsenmelidir. Ortaokuldan itibaren meslek okulları açılarak okullarda diploma için okuyan binlerce öğrencinin boşuna zaman kaybetmesinin önüne geçilmeli, bu öğrencilere küçük yaştan ihtiyaca uygun farklı alanlarda meslek kazandırılmalıdır.”

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 28 Mayıs 2016 Cumartesi 16:58
Öğrenilmesi gereken dil ingilizce. Bilim yapabilecek kapasiteye haiz olduğunu iddia eden kişi ingilizceyi de biraz emekle öğrenir kaldı ki günümüz dünyasında ikinci yabancı dil öğrenimi bile bazı bilimler için elzem. Gerekliliği hususuna gelince dünyanın en doğusundan en batısına bilimde ve ilimde önde olan ülkelerde dil bilme gerekliliği tartışılmıyor dahi.
 asaf kamil
 28 Mayıs 2016 Cumartesi 00:50
Üniversitelerde demoklesin kılıcı olan dil barajı kalkmalı. Yerine daha bilimsel şartlar olmalı. Dil öğrenmek isteyen ihtiyaç duyarsa zaten tıpış tıpış öğreniyor. Bu sistemle zaten kimsenin dil öğrendiği de yok zaten.
 enes
 26 Mayıs 2016 Perşembe 20:13
Şu an üniversite için uygulanan dil sınavı içeriği itibarıyla dil öğretme amaçlı değil kalıpları ezberletme amaçlıdır. Bir ingiliz gibi düşünmeye niye ihtiyaç duyuyoruz. Bilim yapmak için dil zorunluluğu olmamalı. İsteyen istediği dili isteğe bağlı öğrenmeli. Baraj olmamalı.
 misafir
 26 Mayıs 2016 Perşembe 10:29
Bilimsel literatürü taramak ve araştırmak için dil bilmek gerekir.
 muaz
 26 Mayıs 2016 Perşembe 00:06
Üniversite hocalığı için uygulanan dil sınavı gerçekten saçma. dil öğrenme ile alakası yok. Papağan gibi ol. hoca ol deniyor resmen.
Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2025 Palandöken TV